Alabaşın (kohlrabi) faydaları nedir?
Turpgiller ailesine mensup olan alabaş, lahananın (brassica oleracea) bir çeşididir.
Alabaş vitamin, mineral ve antioksidan bakımından oldukça zengindir.İçerisinde A, B, C vitaminleri, kalsiyum, fosfor, demir, potasyum elementleri bulundurur. Aynı zamanda antioksidan özelliğe de sahiptir. Alabaşın bir önemli özelliği de çeşitli kanser türleri üzerinde olumlu etkisi olmasıdır.
Eğer yüksek tansiyonunuz varsa Alabaştansiyonunuzun dengelenmesi için ihtiyacınızın olacağı bir sebzedir.
-
Antioksidanlar bakımından yüksektir
C vitamini, antosiyaninler, izotiyosiyanatlar ve glukosinolatlar gibi çok çeşitli antioksidanlar içerir. Bunlar, hücreleri, hastalık riskini artırabilecek serbest radikal hasarına karşı koruyan bitki bileşikleridir.
Alabaş gibi antioksidan bakımından zengin sebzelerle beslenenlerin, diyabet, metabolik hastalık ve erken ölüm riski daha azdır.
Mor alabaş kabuğu, özellikle sebze ve meyvelere kırmızı, mor veya mavi renk veren bir flavonoid türü olan yüksek oranda antosiyanin sağlar. Yüksek antosiyanin alımı, düşük kalp hastalığı riski ve zihinsel düşüş ile bağlantılıdır.
Tüm renk çeşitleriyle bu sebze, bazı kanserler, kalp hastalıkları ve iltihaplanma riskini düşüren, güçlü antioksidanlar olan izotiyosiyanat ve glukozinolatlarda yüksektir.
-
C VİTAMİNİ VE POTASYUM DEPOSU
Diğer lahana ailesi sebzeleri gibi alabaş da potasyum ve C vitamini yönünden oldukça zengindir. Düşük kalorili olması ve yüksek lif içeriği sebebiyle tokluk süresini uzatır. Diyet menülerinde de sıkça yer alır. Potasyum ve C vitamininin yanı sıra içerisinde fosfor, kalsiyum, demir ve diğer mineralleri de barındırır. Antioksidan özelliği ile birçok kanser türüne karşı koruyucu etkisi bulunur.
-
Sindirim sistemini düzenler
Turpgiller ailesine mensup sebzelerin birçoğu gibi yer lahanası da iyi bir lif kaynağıdır. Bu sayede bağırsak hareketlerini düzenler, kabızlığı önler. Kramp ve şişkinliği azaltmaya ve gastrointestinal sistemin kalitesini iyileştirmeye yardımcı olur. İyi sindirimin sağlık yaşamın bel kemiği olduğu göz önünde bulundurularak yer lahanası tüketimine gereken önem verilmelidir.
- Akciğer temizliği Herşeyden önce özellikle sigara kullanıcılarının C vitaminine gereksiniminin kullanmayanlara göre daha fazla olduğunu biliyoruz. Alabaşın gerçek bir C vitamini kaynağı olması nedeniyle suyunun akciğerleri temizlemek için tüketilmesi hatırı sayılır bir yarar sağlar.
-
Bağırsaklara faydalıdır
Alabaş lif bakımından yüksektir. Hem çözünür hem de çözünmez lif içerir.
İlki suda çözünür ve sağlıklı kan şekeri ve kolesterol seviyelerinin korunmasına yardımcı olur. Öte yandan, çözünmeyen lifler bağırsaklarda bozulmaz, dışkıya hacim ekler ve düzenli bağırsak hareketlerini destekler.
Dahası, lif, Bifidobacteria ve Lactobacilli gibi sağlıklı bağırsak bakterilerinin ana yakıt kaynağıdır. Bu bakteriler, bağırsak hücrelerini besleyen ve kalp hastalıklarına ve şişmanlığa karşı koruyan kısa zincirli yağ asitleri üretir.
-
Göz sağlığını korur
Düzenli ve sağlıklı beslenmenin önemli getirilerinden biri de görme kabiliyeti üzerinedir. Bu konuda en faydalı vitamin ise A vitaminidir. A vitamini, maküler dejenerasyonun önlenmesine yardımcı olur ve katarakt oluşumunu yavaşlatır ya da tamamen ortadan kaldırır. Bunu, göz içerisindeki serbest radikalleri etkisiz hale getirerek ve oksidatif stresi önleyerek gerçekleştirir. Ayrıca yer lahanası, sindirildiğinde antioksidan görevi gören karotenler bakımından oldukça zengindir.
-
Kanseri önler
Alabaş, diğer turpgil sebzeler gibi güçlü anti-kanser özelliklere sahip glukosinolat bileşiği içerir. Glukosinat, bazı sebzelerin koku ve tadından sorumlu olan kükürt bazlı bir bileşiktir ve indol, izotiyosiyanat gibi biyolojik açıdan aktif bileşikler oluşturan kimyasal reaksiyonlardan sorumludur. Bu bileşikler, kanserli hücrelerde apoptozise (hücre ölümü) neden olurlar. Düzenli olarak yer lahanası tüketmek ağız ve akciğer kanseri riskini önemli ölçüde azaltır.
- Solunum yolu hastalıkları Yüksek C vitamini içeriği ile sadece 100 gramı bile bir portakaldan alınacak vitaminden çok daha fazlasını kazandırır. Sıkça tüketilmesi sayesinde bronşitin yanı sıra nezle, grip gibi hastalıklara yakalanmamak için enfeksiyondan koruma özelliğine sahiptir. Alabaşın suyu ise öksürük sorunu için iyileştirici niteliktedir.
-
Kan basıncını düzenler
Alabaşın içerisinde bulunan potasyum, vücudu kan basıncındaki yükselişlerden koruyan bir vazodilatatör görevi görür. Arterlerde ve kan damarlarındaki gerginliği azaltarak yeterli kan akışını sağlar. Yüksek tansiyon veya hipertansiyon, arter duvarlarına karşı kanın uzun süreli kuvvetinin yüksek olması dolayısıyla kalp rahatsızlığı, kalp krizi ve inme gibi durumlara neden olabilen yaygın bir sağlık problemidir. Düzenli olarak alabaş tüketerek bu hastalıkların önüne geçilebilir.
-
Kalp hastalığı riskini azaltır
Alabaş , glukozinolatlar ve izotiyosiyanatlar denilen güçlü bitki bileşikleri içerir. Yüksek glukozinolat alımı, bu bileşiğin kan damarlarını genişletme ve inflamasyonu azaltma kabiliyetinden dolayı daha düşük kalp hastalığı riski ile bağlantılıdır. Ayrıca, izotiyosiyanatlar, atardamarlarda plak birikmesini önleyebilecek antioksidan özelliklere sahiptir.
Mor alabaş ta bulunan antosiyaninler, kan basıncını ve kalp krizi riskini azaltır.
-
Kansızlığı önler
Demir, vücuttaki eritrosit (alyuvar) miktarını artırmaya yardımcı olur. Yeterli miktarda demir alınamaması ve beraberinde alyuvar yoğunluğunun azalmasıyla ortaya çıkan bir hastalık olan anemi, halsizlik, yorgunluk, baş ağrısı gibi semptomlarla kendini gösterir. Yer lahanasında ise yüksek oranda demir bulunur. Ayrıca potasyum da içeren yer lahanası, bu iki mineralin birlikteliğiyle anemiyi önlemede oldukça etkilidir. Ayrıca içerdiği kalsiyum sayesinde de demirin vücuda alımını kolaylaştırır.
- Hipertansiyona sahip olan hastaların tansiyonlarını düşürmesine katkı sağlar. Potasyum yönünden zengin olduğu için kan basıncını düşürücü etkiye sahiptir.
-
İmmun sistemi güçlendirir
Düzenli olarak tüketilen alabaş, içeriğindeki C vitamini sayesinde vücudun bağışıklık sistemini güçlendirir. C vitamini, demir absorpsiyonuna yardımcı olur ve E vitamininin yenilenmesini sağlar. American Journal of Clinical Nutrition’da yayınlanan bir araştırma, düşük, orta ve yüksek miktarda sebze ve meyve tüketiminin bağışıklık işlevleri üzerindeki etkisini araştırdı. Çalışma, alabaş da dahil olmak üzere karotenoid açısından zengin meyve ve sebzelerin bol miktarda tüketilmesinin, plazma C-reaktif proteinini düşürdüğü sonucuna ulaştı. C-reaktif protein seviyesi ne kadar düşük olursa, kardiyovasküler ve diğer ciddi iltihabik hastalıklara yakalanma riski o kadar azalır.
-
Kemik sağlığını korur
Yaşlanmanın kaçınılmaz etkilerinden biri de kemiklerin zayıflayarak güçsüzleşmesidir. Bu durumu önlemek veya yavaşlatmak için yapılabilecek şeylerin başında demir ve kalsiyum açısından zengin alabaş gibi sebze ve meyveler tüketmek gelir. Kemik erimesi ancak gençken önlemi alınabilecek bir sorundur. Bu yüzden vücudun kalsiyum seviyesi her dönem yüksek tutulmaya çalışılmalıdır.
-
Alabaş Şeker Hastalığı İçin Faydalı mıdır?
Alabaşın kandaki şeker oranını düzenlediği ve postprandiyal (yemek sonrası) glisemiyi baskıladığı düşünülüyor. Bu da şeker hastalarının alabaşı güvenle tüketebilecekleri anlamına gelir. Sebzeyle ilgili diğer bir bakış açısı ise şudur; yüksek oranda su ve lif içerdiği için tüketildiğinde uzun süre tok tutar, bu sayede de kilo artışını yavaşlatır. Tip 2 diyabetin en büyük nedenlerinden biri de obezite olduğu için, alabaşın bu özelliği diyabet geliştirme olasılığını azaltır. Ancak henüz bu konuda kesin bir sonuca varılamadığından şeker hastaları alabaş tüketse bile aşırıya kaçmamaları daha sağlıklı olur.
- İçerdiği bol miktarda potasyum ile tansiyonu dengelemek amacıyla kullanılabilir.
- Kalp ve damar hastalıkları ile mücadele eden kişilere iyi bir destekçidir.
- Demir içeriği ile anemi rahatsızlığında ek bir tedavi seçeneğidir.
- İyi bir antioksidan olarak vücuttaki serbest radikaller ile mücadele eder.
- Kanserli hücrelerin oluşumunu önler. Var olan kanserli hücrelerin azalmasını sağlar.
- Kan basıncını düzenler.
- Yorgunluk hissiyatını giderir.
- Stres ve sinir gibi olumsuz hisleri giderir ve kişilerin kendilerini çok daha rahat hissetmelerini sağlar.
- Katarakt rahatsızlığı riskini azaltır.
- Böbreklerin daha iyi çalışmasına yardım eder. Böbrek hastalıklarında tercih edilebilir.
- Bol vitamin içeriği ile solunum yolu rahatsızlıkları için kullanılabilir.
- Nefes darlığı sorunlarına iyi gelir.
- Astım üzerinde iyileştirici etki gösterir.
- Vücutta meydana gelebilecek felç riskini en aza indirir.
- Bronşit hastalığında ek bir terapi yöntemi olarak tüketilebilir.
- Emziren annelerde süt arttırıcı etkisi ile bilinir.
- Grip ve nezle gibi hastalıklara yakalanan kişilerin daha hızlı iyileşmelerini sağlar.
- Sürekli devam eden öksürük hali için tüketilebilir.
- Akciğere bağlı olarak meydana gelen rahatsızlıklarda tedavi edici olarak tercih edilebilir.
- Düşük kalori içermesi nedeniyle diyet dönemindeki kişilerin destekçisidir.
Katarakt ve felç oluşumunu önleyici özelliktedir.
Romatizma ağrılarının hafiflemesine katkı sağlar.
Zeka gelişimi açısından içerisindeki selenyum özellikle okul çağındaki çocuklara fayda sağlar.
Süt yapıcı özelliği sayesinde bebeğine süt veren anneler için mükemmeldir.
Böbrek ve safra kesesi taşlarının düşürülmesine yardımcıdır.
Sinir sistemi hastalıklarını tedavi edici özelliği bulunur.
Kalp ve dolaşım sistemi hastalıklarından korur.
Katarakt ve felç riskine karşı korur.
Kansızlığı engelleyecek nitelikte demir içerir.
Diyet yapan kişiler için bolca tüketilebilecek bir sebzedir. Besin değerinin yüksek, kalorisinin düşük oluşu ve vereceği tokluk hissi nedeniyle diyet menülerinde tercih edilebilir.
*Photo by Sanaz Zehtabi on Unsplash