D Vitamininin Faydaları nedir?
D vitamini; yağda eriyen bir vitamindir.Emilimi için yağ ve safraya ihtiyaç vardır.Balık yağı ve güneş ışığında bulunan D vitamini eksikliğinde raşitizm görülür. Raşitizmde kemik ve dişlerde bozukluk ve eğrilik görülür. Dişler geç çıkar. Kafa kemikleri yumuşar ve eğrilir. Eklemlerde şişkinlik görülür.
En önemli işlevi kalsiyum metabolizmasını denetlemek ve düzenlemektir. Kemikler kalsiyum deposudur. Kalsiyumun kemiklere taşınmasına ve yerleşmesine yardımcı olur. Aynı zamanda fosfor metabolizmasına da yardımcı olmaktadır
Hormon değildir ancak benzeri görev yapar, kemiklerin yapımı ve sağlıklı sürekliliği için gereklidir.
Güneş, ultraviyole ışınları D vitamini yapımı için gereklidir.
Bitkilerde ergosterol (fitosterol) UV ışığa maruz kaldığında Vitamin D2 (ergokalsiferol) sentezlenmektedir.
İnsan ve hayvalarda ise kolesterolden UV ışığa maruz kaldığında Vitamin D3 (kolekalsiferol) sentezlenmektedir.
10-15 dk haftada 2-3 kez güneş ışığına maruziyet vücudun D vitamini ihtiyacı için yeterlidir.
Ancak pigmentasyon, giysiler,, güneş koruyucular, sis, duman, gibi çevresel faktörler, mevsimsel ve coğrafik koşullar nedeniyle güneş ışığının şiddeti yeterli D vitamini sentezlenmesini sağlamayabilir. Ayrıca yaş da önemlidir. Yaşla D vit. sentezleme yeteneği azalır.
İhtiyacın �’ı deride güneş ışınları aracılığı ile sentez edilir, % 10’luk kısmı besinlerle sağlanır
Güneş ışınları ile deride sentez olmaksızın, sadece besinler ile günlük D vitamini gereksinmesi karşılanamaz ve D vitamini eksikliği yaygındır.
Deride sentezlenen D vitamini (kolekalsiferol) kana geçer, kas ve yağ dokusunda depolanır veya karaciğer ve böbreğe geçer.
D vitaminin aktif şekline dönüşerek vücutta kullanılır.
D vitamini gıdalarda ya hiç bulunmaz ya da çok az miktarlardadır.
D vitamininden zengin besinler karaciğer, yumurta sarısı ve yağlı balıklardır (maviyeşil algler, planktonla beslenen yağlı balıklar)
Süt, margarin, yumurta, buğday ürünlerinden özel olarak hazırlanmış D vitamini içeren ürünler bulunabilir
D vitamininin iki türü var: D3, balık da dahil olmak üzere hayvanlarda bulunuyor ve güneş ışığına temas halinde derinin ürettiği bu tür. D2 ise mantar gibi bitkisel gıdalarda var. D3 daha etkili olduğundan vitamin takviyelerinde bu tür tercih ediliyor.
D vitamini kemik ve dişlere kalsiyum ve diğer minerallerin absorbsiyonu için gereklidir. Çocuklarda güçlü kemik ve diş yapımı için gereklidir, yetişkinlerde ise devamlılığın sağlanması için önemlidir.
D vitamini eksikliğinde diyetle alınan kalsiyum ve fosforun yeterli miktarda absorbsiyonu sağlanamaz. Kalsiyum feçesle, fosfat idrarla atılır. Kalsiyumun yaklaşık -15’i, fosforun `’ı emilebilmektedir.
Vitamin D reseptör aktivasyonu olduğunda ise kalsiyum emilimi % 30-40, fosfor emilimi ise � oranında artmaktadır.
- Mutluluk hormonlarının düzenli bir şekilde salgılanmasına yardımcı olduğundan depresyona da iyi geldiği biliniyor.
- Kan basıncının düzenli bir şekilde devam etmesini sağlıyor, özellikle yüksek kan basınıncını dengelemede önemli roller üstleniyor.
- Yüksek kan basıncını, bir diğer ifadeyle yüksek tansiyonu engelleyen D vitamini, bu özelliği sayesinde uzun vadede oluşabilecek kalp ve damar hastalıklarından da koruyor.
- Bağışıklık sistemimizin güçlenmesinde C vitaminiyle birlikte en önemli etkilere sahip vitaminlerden biri olan D vitamini sayesinde grip, nezle gibi hastalıklara yakalanma ihtimalimiz de azalıyor.
- Hücrelerin daha hızlı ve sağlıklı bir şekilde yenilenmesine yardımcı olan D vitamini, bu özelliği sayesinde vücutta oluşan yaraların, kesiklerin ve diğer izlerin kısa süre içinde iyileşmesini sağlıyor.
- Saç köklerinin güçlenmesini sağlayan D vitamini, sadece saç derisine değil cildin tamamına katkılarda bulunuyor. Daha sağlıklı, ışıl ışıl ve temiz bir cilde sahip olmamıza olanak veriyor.
- Bağırsakların sağlıkla çalışmasına destek olduğu için D vitamini, ishal gibi sık yaşanan bağırsak problemlerine de çözüm oluyor.
Depresyonu önler
D vitamini, adrenalin, noradrenalin ve dopamin gibi vücut için gerekli olan salgıların üretilmesine yardımcı olduğu için, depresyon ve endişe (anksiyete) gibi psikolojik problemlerin önlenmesinde etkin rol oynamaktadır.
Kanseri önlemeye yardımcı olur
Araştırmalar, özellikle kalsiyum ile alındığında D vitamininin bazı kanserleri önlemeye yardımcı olabileceğini gösteriyor.
Multipl (çoklu) skleroz riskini azaltır
D vitamini ile ilgili yapılan araştırmalar, uzun süreli D vitamini takviyesinin multipl skleroz riskini azalttığını gösteriyor.
Diyabete karşı korur
D vitamini diyabete karşı koruma özelliğine sahiptir. Yeterli D vitaminine sahip olan çocuklarda Tip 1 diyabetin azaldığı, düşük olanlarda ise Tip 2 diyabetin arttığı görülmektedir.
Güneş ışığını doğrudan alamayan bireylerde, hızlı büyüyen çocuklarda, az güneş alan ülkelerde, D vitamini eksikliği görülür. D vitamini yetersizliğinin yaygın olarak görülme nedeni doğal yiyeceklerde yeterince bulunmamasına bağlıdır. Eksikliğinde çocukluk çağı raşitizmi (rikets) görülür. Bu hastalıktan korunma için güneş ışınlarından yararlanmak gerekir. Pencere camları ve kapalı giysiler güneş ışınlarını engeller. Güneş ışınları dik gelmeli, hergün15-30 dakika süre ile güneşlenme düzenli olarak yapılmalıdır. Derinin ince ya da kalın olması ve rengi önemlidir. Açık tenliler güneş ışığından daha zor D vitamini oluştururlar.
Osteomalasia erişkin dönemde görülen bir kemik hastalığıdır. Kemikler yumuşak, kalsiyum ve fosfor oranı düşüktür. Sık doğum yapan, yetersiz ve dengesiz beslenen, güneşten yararlanamayan kadınlarda görülen bir hastalıktır.
Vitamin D suda erimediği için fazlası idrarla atılamaz ve bu nedenle ihtiyaçtan fazlası ve gelişigüzel alınması sakıncalıdır.
Raşitizm : D vitaminine hassas raşitizm ve genetik raşitizm olmak üzere 2 tür raşitizm görülür:
D Vitaminine Hassas Raşitizm:
Genellikle çocuklarda görülür. Göğüs kafesi daralır, bu durum solunumu etkiler. Kafa, göğüs kafesi, pelvis ve kol kemikleri yumuşar, eğrilir. Raşitik çocuklarda plazma kalsiyum ve fosfor düzeyleri normale yakındır ancak alkalin fosfataz düzeyi yükselmiştir. 1.25(OH)2D3 düzeyi düşüktür.
Tedavide ağızdan kolekalsiferol veya ergokalsiferol verilir.
Genetik Raşitizm:
Bu tip raşitizmin çeşitleri vardır. En sık rastlanılanı D vitamini metabolizması değişmeden oluşan ‘hipofosfatamik’ raşitizmdir. Hipofosfatamik raşitzmde böbreklerden fosfat kaybedilir.
Vitaminle ilişkili iki tip raşitizm daha bulunmaktadır (Tip I- Tip II).
Tip I’ de D vitamininin aktif yapısı olan 1,25(OH)2 D3, işlevini tam olarak yapamaz.
Tip II’de ise hedef dokulardaki 1,25(OH)2D3 reseptörlerindeki bozukluk hastalığa neden olur.
Osteomalazi:
Diyetle yetersiz vitamin alımından veya güneş ışınlarından yeterli yararlanılmamasından dolayı ortaya çıkar.Yetişkinlerde görülme sıklığı daha fazladır.Kemikler raşitizme oranla daha yumuşaktır.Fosfora göre kalsiyum düzeyi oldukça azdır.
Sık doğum yapan kadınlar, yetersiz ve dengesiz beslenen bireyler, türlü kadınlar güneşten yetersiz düzeyde faydalanırlar. Yaşlılarda genellikle osteoporoz ile beraber rastlanılır. Klinik belirtileri iskelet sisteminde ağrı ve kaslarda zayıflıktır.
Osteoporoz:
Özellikle menopoz sonrası kadınlarda hormon dengesinin ileri derecede değişmesi, kalsiyum dengesini bozar. Hem kadınlarda hem de erkeklerde 70 yaşından sonra kalsiyum emilimi azalır. Bunun nedenleri arasında yaşlıların güneşe az çıkmaları ve yetersiz D vitamini almaları sayılabilir. Aynı zamanda yaş ilerledikçe böbreklerde D vitamininin aktif hale gelmesi azalmaktadır, bu durum osteoporoz oluşumunu hızlandıracaktır. Başta tesettürlü kadınlar, esmer tenliler ve yaşlılar olmak üzere risk altındaki gruplara D vitamini desteği ilaç şeklinde günde en fazla 800 ünite (6 damla) olacak şekilde sağlanmalıdır.
D Vitamininin Fazla alınması;
Fazla alınması eklemlerde ve yumuşak dokularda anormal kireçlenmeye neden olur. Yine çocuklarda fazla ve gelişigüzel kullanıldığında büyümede duraksama, kusma, böbreklerde taş oluşumu gözlenir.
Günlük D Vitamini Gereksinmesi
Gebe ve emziklilerin, güneşten doğrudan yararlanamayan kişilerin D vitamini almaları veya güneş ışınlarından düzenli yararlanmaları gerekmektedir. Çocuklara doğumdan 15-20 gün sonra ek D vitamini 400 IU ( 10 mcg) verilmelidir. 400 IU vitamin D 1 çay kaşığı balık yağı ile de sağlanabilir. Çocuk, genç ve yetişkin bireylerin günlük ihtiyacı 10 mcg’dır.
D Vitaminin En Çok Bulunduğu Besinler
Balık yağı, balık, karaciğer, yumurta sarısı, tereyağı, zenginleştirilmiş besinler (örneğin margarin) ve güneş ışınlarıdır.
D vitamini eksikliği enfeksiyonlara karşı bağışıklığın düşmesine ve hastalık gelişimine neden olmaktadır.
Bir çalışmada;208 postmenopozal (menopoz sonrası) dönemdeki bayan hastalara 800 IU D vitamini, 2000 IU D vitamini ve plasebo verilmiştir. 1 yıl boyunca kontrol altında bulunan hastaların soğuk algınlığı ve influenza kaynaklı gribal semptomlarının insidansı değerlendirilmiştir. Günde 2000 IU D vitamini alan grupta semptomların hiçbirine rastlanmamıştır.
Prostat, kolon ve göğüs kanserine karşı koruyucu etki gösterdiği tespit edilmiştir. D vitaminin hormonal fonksiyonları nedeniyle bu etkiyi gösterebileceği düşünülmektedir.
Hangi Hastalıklarda kullanmalıyız
D vitamini yoksunluğunda Riketsia hastalıklarına rastlanmıştır. Gelişmiş ülkelerde çok rastlanmayan bir rahatsızlıktır. D vitamini ile önlenmektedir.
Osteomalazi, D vitamini eksikliği sonucu kemiklerin aşırı kalsiyum ve fosfor kaybı ile yumuşaması ve çok kırılgan hale gelmesidir. Önlenmesi için günlük en az 200 IU D vitamini alınmalıdır.
Tetani; düşük dozda kalsiyumun neden olduğu kasılma, kramp ve konvülzüyon belirtileri ile bilinir. D vitamini tedavide kullanılır.
Osteoporoz; Yaşla birlikte kemiklerden kalsiyum ve diğer minerallerin kaybı ile ortaya çıkar . Çok sık rastlanmaktadır. Günlük 400- 800 IU D vitamini ile 1200-1500 mg kalsiyum tedavisi uygulanmaktadır.
D vitamini ve osteoporoz
D vitamini osteoporozlu kişilerde kırık riskini azaltmaktadır.
Kalça kırık riskini önleyen optimal D vitamini dozunu 800 IU /gün olarak önermişlerdir.
1000 IU D vitamini genel kemik sağlığının desteklenmesi ve osteoporoz riskine karşı kalsiyum ve fosforun kan konsantrasyonlarının sürdürülebilmesi için yeterli kabul edilmektedir.
Pzöriazis tedavisinde D vitaminin aktive edilmiş formu kullanılmaktadır. Cilt hücrelerinin çoğalmasını yavaşlatmaktadır.
Osteoartritli hastalarda dizlerde hastalığın ilerlemesini yavaşlattığı tespit edilmiştir.
D vitamini eksikliğinde TipI Diyabet, Multiple Skleroz(MS), Crohn Hastalığı gibi birçok otoimmun hastalık riskinde artış olduğu gözlenmiştir. vitamini immunomodülatör aktivite gösterir.
D vitamini yetersizliğinin insülin rezistansını arttırdığı, insülin üretimini azalttığı görülmüştür.
Kandaki kalsiyum ve fosfor homeostazının sağlanabilmesi ve kemik mineral yoğunluğunun düzenlenebilmesi için serum D vitamini değerleri 40ng/ml üzerinde tutulması gerekmektedir.
D vitamininin normal seviyelerde tutulması ile özellikle osteoporoz, enfeksiyon ve otoimmun hastalıkların görülme riskini önemli oranda azaltılmaktadır.
Toksik doz
6 ay veya daha uzun süre yüksek dozda 1000 IU veya daha yüksek dozda kullanımı kanda kalsiyum konsantrasyonunun çok yükselmesine neden olur. Hiperkalsemi özellikle yumuşak dokularda, kalp, böbrekler, akciğer ve kan damarlarında kalsiyum yığılmasına sebep olur ve bu da ölümcül olabilir.
Hamilelikte yüksek dozda kullanımı bebekte zihinsel gelişimde gecikmeye, aort damarlarında daralmaya ve bazı diğer anormalliklere sebep olabilir.
Damla veya toz hali ışık, asit ve oksidasyona çok duyarlıdır. İyi saklanmalıdır, opak şişeler kullanılmalıdır.
Tablet formunda daha stabildir.
Gıdalarda bulunan veya eklenen formu stabildir ve pişirme ile bozulmaz. Alınması gereken
*Resim Monsterkoi tarafından Pixabay ‘a yüklendi